“Gebe İnekler Dahi Haciz Edildi!”
CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, 2025 yılında çiftçi, besici, üretici gelir gider dengesi bozulması ile alın teri ile kazandığı varlıklarını haciz yoluyla kaybettiğini söyledi.
Tarım kesiminin bankalara olan borçlarının 1 trilyon 117 milyar lirayı bulduğunu belirten Gürer piyasa borçları ile bu rakamın arttığını, ürün rekolte kayıpları yanında girdi maliyetinin altında satış yapmak zorunda kalınca borçlarını ödeyemeyince icralık olduğunu söyledi.
Gürer, 2025 yılının ilk aylarından başlayarak icra uygulamalarında artış yaşandığını traktör, tarla, inek, keçi ve buğday hacizleri ile çiftçi, besicinin beli büküldüğünü belirtti.
Gürer, “Ekonomik kriz nedeniyle borçlarını ödeyemeyen çiftçi ve besicilerin kapısına icra dayandı, 2025 yılının ilk aylarında başlayan haciz işlemlerinin her ay artarak devam etti, üreticinin üretim ve gelir kapısına el konulması topraktan da, hayvancılıktan da soğuttu” dedi.
Gürer, “Araziler, traktörler ve hayvanlar icra daireleri ve mahkeme kararlarıyla haczediliyor. İlginç örnekler de var. Yılın başlarında Tire İcra Dairesi tarafından el konulan 48 adet Holstein cinsi dişi sığırın içinde 8 gebe hayvan da bulunuyordu. Toplam piyasa değeri 6 milyon 375 bin TL olarak haciz kayıtlarına geçti. Daha önce traktörü de haczedilen çiftçi-besici, bu kez borçlarından dolayı hayvanlarına da el konuldu. Besicinin borcunun 9 milyon civarında olmasına rağmen traktör ve hayvanlarının toplam değeriyle bu borçtan fazla haciz yapılması, besiciyi daha da zor duruma düşürmüştür” diye konuştu.
İcra dosyaları
Ömer Fethi Gürer, “Üretici zaten yem, mazot, elektrik, ilaç ve veteriner masrafları altında eziliyor. Bu koşullarda bir de icra dosyalarıyla uğraşmak zorunda kalıyor. İktidarın görevi üreticiyi korumaktır; haciz memuru göndermek değil” ifadelerini kullandı.
“Hayvancılıkta sorunlar katlanıyor”
Gürer, “Hayvancılıkta da ithalata dayalı, yerli ırkı korumayan ve her yıl dışa bağımlılığı artıran bir süreç yaşanıyor. Haciz konulan hayvanlar da ithal hayvanlardan oluşuyor. Bu yıl içinde Tekirdağ’da Malta keçilerinin de haczedildiğine tanık olduk. Yıllardır uyarıyoruz; yem fiyatları kontrolsüz biçimde artıyor, üretici desteklenmiyor, ithalat politikaları yerli üretimi bitiriyor. Şimdi geldiğimiz noktada üreticinin ahırındaki hayvan bile icra memurlarıyla karşı karşıya” diye konuştu.
“Bu sistem sadece hayvanı değil, üreticiyi de tüketiyor”
Ömer Fethi Gürer, “Eskiden köylerde ahırdan süt, bereket, üretim çıkardı; günümüzde ise AKP iktidarlarının yanlış tarım politikalarının bedeli olarak üreticiye haciz tutanakları çıkıyor. Üreticiye destek değil, haciz gönderiliyor. Türkiye’de hayvancılık politikaları acilen gözden geçirilmelidir. Bu konuda kanun teklifi de verdim.
İcralar durdurulmalı; arazi, traktör ve hayvanlar haczedilmemelidir. Çiftçi ve besiciye kredi desteği sağlanarak üretimin devamı güvence altına alınmalıdır” dedi.








