Köşe Yazısı

Kuru İncirde Fiyat da Kalite de Kötü

Aydın’ın dağlarından yağ, ovalarından bal akar” derler. Aydın ilinin başını çektiği incir üretimi ve ihracatı konusunda Türkiye dünya ülkeleri arasında rakipsiz ve dünya incir üretiminin yüzde 60’ını, ihracatının da yüzde 75’ini karşılıyor.

Aydın ilindeki incir ağacı sayısı yaklaşık 6 milyon. Burada her yıl yaklaşık olarak 50 bin tonun üzerinde incir üretiliyor ve 258 yerleşim biriminde, 20 bin ailenin geçim kaynağını incir tarımı oluşturuyor.

M.Ö. 484 yılında Herodot, Anadolu’da incir kültürünün insanlık kültürü kadar eski olduğunu, kültür meyveleri içinde, en eski gelişme tarihine sahip meyvenin incir meyvesi olduğunu bildiriyor. İncir, eski Yunan ve Mısır uygarlıklarında verimlilik sembolü olarak kabul ediliyordu. Ayni tarihçiye göre kuru incir, Lydia’da yaşamın on temel nimetlerinden biri sayılıyordu.

Gelelim günümüze… Dünyanın en kaliteli, en fazla kuru incirinin üretildiği Aydın’da incir sezonu bitti. Diğer yıllarda sezon Ekim ayına sarkarken, bu yıl erken bitti. Daha önceki yıllarda ağaçlar dört kez çırpılırken, bu yıl ancak iki kez çırpılabildi, üçüncüsü de başaklama gibiydi.  

Önce sıcak sonra nem

Bunun nedeni de iklim değişikliği. Diğer yıllarda sezonun bir yarısında deniz diğer yarısında poyraz eserken bu sezonun sadece iki üç gününde arzu edilen poyraz esti. Denizden yani batıdan esen rüzgar ile karayel nem yani çiy getirirken, incirin kalitesini düşürdü. Üstelik bu yıl geçen yıl gibi Temmuz ve Ağustos aylarında havalar çok sıcak gitti ve incir hem yandı hem de küçük oldu. Ağaçların yaprakları Ekim ayı gibi sarardı. Bunun sonucunda birinci kalite kürek (paçal) ve ikinci kalite küçük kürek (natrol) diye adlandırılan incirler, çatlak (ağzı yarık) ya da kalitesiz hurda incire dönüştü. Dönüşünce de fiyatları düştü.

Fiyatlar hala belirsizliğini koruyor. TARİŞ fiyat açıkladı ama uyan yok. Her yıl 15 Eylülde ihracat için yüklenen ilk geminin kalkışı Ekim on beşe kaydı. Bu da belirsizliği tetikleyen sebeplerden biri oldu.

Fiyatlar hala oturmadı

Bu yıl lekesiz ya da az lekeli incir az. Buna göre fiyatlarının yüksek olması gerekirken öyle değil. Sadece pazarlarda satılan incirin fiyatı yüksek. Üretici fiyatları yerlerde.

Lekesiz kürek incir 180-220, lekeli küçük kürek ve çatlak 120-150, hurda 60-80 lira arasında alıcı buluyor. Ancak bu yazı kaleme alındığında bir az önce yazdığım gibi piyasa hala durgundu. Alıcı da satıcı da piyasanın netleşmesini bekliyor. Yani doğru dürüst ne alan var ne de satan. O yüzden damlar hala dolu.

Yazık bu ülkenin üretenine…

Prof. Dr. Harun Raşit Uysal
1961 yılında Kuşadası’nda doğdu. İlköğrenimini Kuşadası Yeniköy İlkokulu’nda, ortaöğrenimini İzmir Güzelyalı Ortaokulu’nda, liseyi İzmir İnönü Lisesi’nde tamamladı. 1984 yılında E.Ü. Ziraat Fakültesi Tarım Ürünleri Teknolojisi Bölümü’nden mezun oldu. 1987 yılında E.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü Süt Teknolojisi Ana Bilim Dalından yüksek lisans, 1993 yılında da doktora eğitimini tamamladı. 1993 yılında Yardımcı Doçent, 1996 yılında Doçent, 2003 yılında Profesör unvanını aldı. 2011-2016 yılları arasında Ege Üniversitesi Tire Kutsan Meslek Yüksekokulu’nda müdürlük görevini üstlendi. Halen Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü Başkanı olan Prof. Dr. Harun Raşit UYSAL, aynı zamanda Ulusal Süt Konseyi Yönetim Kurulu Üyeliği ile Uluslararası Sütçülük Federasyonu (IDF) Süt ve Ürünleri, Çevre ve Çiftlik yönetimi daimi komite üyesidir. Üç dönem de Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Yönetim Kurulu üyeliklerinde bulunmuştur.

    İlgili başlıklar

    Yorum yapın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir