İneklerde Taban Ayrılması
Sığırlarda topallığa sebep olan laminitis, taban apsesi, panarisyum, interdigital dermatitis, digital dermatitis gibi sorunlardan çeşitli yazılarımda söz etmiştim. Sığırlarda taban ayrılması da topallık sebeplerinden biridir. Taban ayrılmasının beyaz çizgi hastalığı ile yakından ilgisi vardır.
Tırnak duvarı ile tırnak tabanı arasında bir bağlantı bölgesi olan beyaz çizgi tırnağın yapısı içerisinde en hassas olan bölgedir. Çeşitli sebeplerden dolayı beyaz çizgi hasar gördüğünde tırnak duvarı ile taban arasındaki bağlantı bozulur. Taban tırnaktan ayrılır.
Çeşitli sebepler arasında hayvanın yaşı, hatalı beslenmesi, kronik laminitis, ıslak ve pis barınak zemini, aşındırıcı yürüme yolları gibi faktörleri ve mikroorganizmaları sayabiliriz.
Çoğunlukla birkaç doğum yapmış ineklerde arka ayakların dış tırnağında beyaz çizgi hastalığına ve takiben taban ayrılmasına rastlarız. Beyaz çizgi hasar gördüğünde araya giren kum, çakıl, çamur gibi yabancı cisimler ve ardından bölgede enfeksiyona yol açan mikroorganizmalar tabanın tırnaktan ayrılmasına yol açarlar.
Ayak-tırnak hastalıkları birbirleriyle ilgili olup birbirini tetikleyici şekilde ilerlerler. Olayın arkasında ani rasyon değişiklikleri, asidoz, stres, vitamin, mineral, iz mineral eksiklikleri ve mikroorganizmalar vardır. Böylece ortaya çıkan topallık hayvan refahı sorunlarına ve verim düşüklüklerine yol açar. Giderek hayvanın sürüden erken çıkarılmasına ve kasaplık olmasına neden olur.
Bilim insanları çiftliklerde yaşanan ayak tırnak sorunlarını üç ana başlıkta toplamışlardır;
- Genetik faktörler ve hayvanların ırkları,
- Çevresel faktörler, barınak zemini, yürüme yolları,
- Besleme ile ilgili faktörler, asidoz, mineral, vitamin, aminoasit eksiklikleri.
İneğin ırki ile ilgili olarak Holstein ırkının laminitise, beyaz çizgi hastalığına ve taban ayrılmasına yatkın olduğu bilinmektedir. Çok süt veren bir ırk olarak daha çok enerji ihtiyacı dolayısıyla taneli yemlerin yüksek miktarda verilmesi asidoza yatkınlık oluşturur. Aynı zamanda doğum sonrası metabolik hastalıkların görülme ihtimali de doğum sonrası enerji ve kalsiyum yetmezliği sebebiyle Holstein ırkında daha fazladır. Diğer yandan toksik mastitis ve metritisin de ayak- tırnak hastalıklarında negatif rol oynadığı bilinmektedir.
Sütçü Simmental ve Brown Swiss ırklarının Holstein ırkına göre ayak- tırnak sorunlarına daha dirençli oldukları, etçi sığır ırklarının ise en dirençliler oldukları bilinir.
Doğum sonrası stres, sıcak stresi ve her türlü stres tırnak sorunlarına yol açar. Çünkü stres hormonu kortizol keratin oluşumunu engeller. Bilindiği gibi, tırnak yapısı bir keratin proteinidir ve keratin oluşumu engellendiğinde tırnak dayanıklılığını yitirir.
Ahır zemininin aşındırıcı, ıslak ve pis olması tırnak sorunlarını ortaya çıkaran en önemli sebeplerdir.
Hayvan konforunun sağlanamamış olması, ineklerin daha az yatmaları, daha çok ayakta kalmaları tırnak sorunlarını davet eder.
Besleme ile ilgili olarak en çok üzerinde durulan konu, yukarıda da sözü edildiği gibi, asidozdur.
İz minerallerden çinko, bakır, selenyum, iyot, manganez eksiklikleri, makro minerallerden kalsiyum eksikliği, aminoasitlerden sistein (cysteine) ve metiyonin (methionine), vitaminlerden biyotin eksiklikleri tırnak sorunlarının ortaya çıkmasına sebep olan etkenlerdir.
Hatalı besleme konusunda küflü yemlerden de söz etmek gerekir. Küflü yemler tırnak sorunlarına yol açan etkenler arasındadır.
Önemli konulardan biri de tırnağın ağırlık dengesidir. O yüzden tırnağın aşırı uzaması dengenin bozulmasına ve yanlış aşınmalara yol açacağında tırnak sorunlarını başlatan sebepler arasında yer alır.
Tedavi
Beyaz çizgi hastalığı ve tırnak ayrılmasının tedavisi için çeşitli girişimlerde bulunmak mümkündür. Öncelikle taban ile tırnak arasına girmiş olan yabancı cisimlerin temizlenmesi, bölgenin antiseptiklerle mikroorganizmalardan arındırılması gerekir. Tırnağın uygun şekilde düzeltilmesi, sağlam tırnağa takoz takılarak hasta tırnağın zeminden kurtarılması, pansumanlar yapılması gerekli olan tedavi yöntemidir.
Tabii ki ağrıya karşı NSAID (kortizon olmayan yangı gideri ilaçlar)’dan uygun görülenler ve enfeksiyonun önlenmesi için antibiyotikler kullanılır. Literatür bazında en çok önerilen antibiyotik etkin maddesi linkomisin olanlardır. Yine de antibiyotik duyarlılık testi yapılmasında fayda vardır.
Tedavi sonucunda hastalığın akıbeti (prognoz) müdahalenin geç ya da erken yapılması ile yakından ilgilidir. Tedaviler her zaman başarılı olmayabilir. Aynı zamanda tedavi esnasında verim kayıpları ve masraflar yüksek rakamlara çıkabilir. O yüzden koruyucu hekimliğe önem verilmelidir.
Koruyucu hekimlik
Yukarıda belirtilen hataların yapılmaması ve eksikliklere meydan verilmemesi koruyucu hekimliğin temelini oluşturur.
Islak ve pis zeminler yerine kuru ve temiz zeminler, konforlu yatma yerleri temin edilmelidir. Lastik matlar zemini kaymaz ve temiz halde tutmak için yararlı olur.
İneklerin uzun süre ayakta kalmalarını önlemek yatmalarını sağlamak şarttır. O yüzden konforlu yatak yerleri oluşturulmalıdır.
Asidoza karşı her türlü önlem alınmalı, yemlere sodyum bikarbonat katılmalıdır. Ayrıca; yemlere biyotin, metiyonin, sistein, çinko, bakır, iyot, selenyum, manganez katılmalıdır.
Kuru dönem ve geçiş dönemi beslemesine dikkat edilmeli, bu suretle doğum sonrası yaşanan metabolik sorunların olmaması sağlanmalıdır.
Sıcak stresinin önlenmesi için gerekenler ihmal edilmeden yapılmalıdır.
Tırnaklar yılda iki kere düzeltilmelidir. Tırnak düzeltmesi esnasında yapılabilecek olan hatalar da beyaz çizgi hastalığına ve taban ayrılmasına yol açacağı için bu işlem tecrübeli kimseler tarafından yapılmalıdır.
Küflü yemlerden kesinlikle kaçınmak gerekir. Bakır sülfatlı ayak banyoları yarar sağlar. Hem koruyucu hem de tedavi edici şekilde bakır sülfatın yüzde %5’lik solüsyonları kullanılabilir.
Yukarıda sayılan koruyucu hekimlik önerileri sadece ayak- tırnak sağlığı için değil, genel sağlık ve verim için de uyulması gereken önerilerdir.
Koruyucu hekimlik için sarf edilen gayretler ve yapılan masrafların karşılığı verim ile geri alınacaktır.







