
Tarımın Hal-i Pür-Melalinden Çıkış Yolları İçin Adaylara Sorular
Türkiye’de uygulanan politikaların başlıca iki nedenden dolayı, tarımsal üretimi olumsuz etkilediği görülüyor.
Birincisi; yetersiz desteklemeler, aile işgücü temelli küçük ve orta ölçekli işletmeler yerine, şirket temelinde dev tarımsal işletmelere yönlendirildi. Diğer yandan açıklanan destekleme fiyatları, üretim maliyetlerinin altında bırakıldı.
İkincisi; Tarım Kanunu’nda taahhüt edilen tarımsal destekler gerçekleştirilmedi. Bilindiği üzere tarım sektörünün ve kırsal alanın, kalkınma plan ve stratejileri doğrultusunda geliştirilmesi ve desteklenmesi için 25.04.2006 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak 5488 sayılı Tarım Kanunu yürürlüğe girmişti. Tarım Kanununda, bütçeden ayrılacak toplam kaynağın GSMH’nin yüzde 1’inden az olamayacağı da hükme bağlanmıştı.
Bu iki nedene bağlı olarak tarımsal üretimde ortaya çıkan sonuçlar kısaca şunlar oldu:
- Gelinen noktada ürününü değer fiyatına pazarlama olanağını bulmayan küçük ve orta ölçekli köylü işletmeleri üretimden uzaklaştılar.
Son 10 yıl içinde tarım yapılmakta olan alanlarda 2,6 milyon hektarlık azalma oldu. Bir başka deyişle toplam tarım topraklarının yüzde 10’un fazlası ekilmedi.
- Üretici sayısı da yüzde 23 azaldı.
- Bir başka olumsuzluk, tarım deseninin değiştirilmesinde gözlemlendi.
Sözgelişi, pamuktan para kazanamayan çiftçiler, hayvancılık için mısır silajı ve yoncaya yöneldiler.
- Kırmız et üretiminde havlu atıldı.
- Buğday ve ayçiçeği konusuna hiç girmeyelim. Artık herkes biliyor.
- Tarımsal ithalat yapılan ülke sayısı 126 dolayı ulaştı.
- Ve de tüketiciler açısından gıda fiyatlarında olağanüstü artışlar oldu, çoğu yüzde 150’in üstünde gerçekleşti. En yüksek artışlar ette ve sütte gözlemleniyor. Bırakınız onları, soğanda meydana gelen artış, altında meydana gelen artışı geçti. Soğandaki fiyat artışı, yüzde 528,4 ile rekor kırdı.
Özetle, seçmenin karşısına çıkan her adaydan tarımdaki çöküşümüze ağıt yakmasını istemeyelim, neden- sonuç ilişkilerine yeterince eğilmesini isteyelim.
Benden oy istemeye gelenlere şu soruları soracağım;
- Üretici sayısı neden azaldı?
- Ne kadar tarım toprağı üretim dışı kaldı?
- Neden tarım toprakları ve meralar, üretim dışı kullanılıyor?
- Neden saman ithal ediyor?
- Kaba yem (ot, yonca ve yem bitkileri) ve karma yem fiyatları neden artıyor?
- Süt inekçileri neden para kazanamıyor?
- Neden et ve süt fiyatları pahalı?
- Süper marketlerde satılan etlerin bir kesimi neden ithal?
- Hayvan yetiştiriciliğinde salgın hastalıklara karşı koruma önlemleri yeterli mi?
- Bitkisel üretimde koruma önlemleri yeterli mi?
- Tarımsal KİT’ler neden kapatıldı? Eskiden SEK süt alımı yaparken durum daha iyi değil miydi?
- Devletin çiftlikleri neden yeterince damızlık hayvan ve tohum üretmiyor?
- Tarım Bakanlığı, bilgi aktarım hizmetlerini neden şirketlere bıraktı?
- Mazot Türkiye’de neden pahalı?
- Çiftçilerin talepleri neden dikkate alınmaz?
- Tarım birlikleri ile kooperatifler arasındaki farklar neler?
- Neden çok sayıda çiftçi örgütü var?
- Tarımsal amaçlı kooperatif örgütlenmesi neden yeterli değil?
- Üretici ile tüketici arasında pazarlama kanalı neden uzun?
- Gıdada fahiş karların nedeni ne?
- Neden büyük şehirlerin etrafında tarım kuşakları oluşturulmuyor?
- Organik tarım hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Türkiye’de GDO’lu tarım yapılıyor mu?
- Tohumculuk Kanunu hakkında bilginiz var mı?
- Çiftçi kendi ürettiği yerel tohumu pazarlayabilir mi?
- Sulamada kullandıkları elektrik ücretlerini ödeyemeyen çiftçilerin durumu ne?
- Tarımsal desteklemeler yeterli mi?
- Tarım Bakanlığı yeterli teknik desteğe sahip mi?
- Tarım Bakanlığı üreticiye yeterli teknik desteği sağlıyor mu?
- Türkiye’de üretim planlaması var mı?
- Neden tarımsal üretim planlaması yapılmıyor?
- Türkiye’de üretilen tarım ürünleri neden ithal ediliyor?
- Bitki hastalıklarına karşı koruma önlemleri yeterli mi?
- Tarımsal ilaç kullanımı bilinçli mi yapılıyor?
- Gıdada fahiş karların nedeni ne?
- Pamuk üretimi neden geriledi?
- Sözleşmeli tarım ne durumda?
- Neden yerli sigara içmiyoruz?
- Yabancı sigaralar kanser mi yapıyor?
Bu sorular daha da artırılabilir. Benim de içinde bulunduğum bir grup tarım uzmanının Türkiye geneli için hazırladığı sorular bunlar. Paylaşmak istedim.
———————————
(*)Hal-i pür melal; kaygılandıran ve bıkkınlık veren üzüntü verici durum (Arapça ve Farsça sözcüklerin bir araya getirilmesiyle oluşturulmuş Osmanlıca bir tanımlama.)