
İtibar
İtibar, saygınlık; saygınlık ise saygı görme, değerli, güvenilir olma durumu, haysiyet, prestij anlamına gelmektedir. Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı, kutsallığı dolayısıyla bir kimseye, bir şeye karşı dikkatli, özenli ve ölçülü davranır, hürmet gösteririz. Değer, üstünlük, yaşlılık ve kutsallık herkes için ve her şey için geçerli olmayabilir ama herkese yararlı olabilir. Bu kapsamda değerlendirdiğimizde insanların yaptığı iş etik kurallara, mevzuata ve vicdanlara uygun olduğu ve en iyi şekilde yapıldığı sürece yararlıdır ve kutsaldır. İnsanoğlu sosyal bir varlıktır ve her insan başka bir insana muhtaçtır. Her insanın yaptığı iş, diğer insanların bir ihtiyacını giderir ve yaşama bir anlam katar. Dolayısıyla belirttiğim bu kriterlere göre işini yapan herkes saygıyı hak eder.
İnsanları belli bir davranışa sevk eden temel unsur, onların ihtiyaçlarıdır. Dolayısıyla ihtiyaçların belirlenmesi ve giderilmesi büyük önem arz eder. İhtiyaçlar önem düzeyine göre hiyerarşik olarak sıralanmıştır. Bu hiyerarşinin herhangi bir basamağındaki ihtiyaç, bir alt basamaktaki ihtiyaç karşılandıktan sonra ortaya çıkar. Diğer bir anlatımla bir üst basamağa geçmek için kişinin bulunduğu basamaktaki ihtiyacının belli bir dereceye kadar karşılanması gerekir. İhtiyaçlar hiyerarşisinin ilk basamağında insanın hayatta kalması için gerekli olan fizyolojik ihtiyaçlar vardır. Fizyolojik ihtiyaçlar arasında yeme, içme, uyuma, hava, su gibi ihtiyaçlar yer alır. Bu ihtiyaçların karşılanması insanların iyi bir ücrete ve iyi bir çalışma koşuluna sahip olmasına bağlıdır. Fizyolojik ihtiyaçlar karşılanmadığı takdirde, insanlar diğer ihtiyaçlarını önemsemez. Fizyolojik ihtiyaçlardan sonra güvenlik ihtiyaçları gelir. Fizyolojik ihtiyaçlarını karşılayan kişi fiziksel ve psikolojik olarak kendisini güvende hissetmek, emniyette olmak ister. Güvenlik ihtiyaçları arasında tehlikelerden korunma, korku duymama ve güvenlik içinde olma gibi ihtiyaçlar yer alır. Bu ihtiyaçların karşılanması iş güvencesine, sigorta ve emeklilik programlarına bağlıdır. Güvenlik ihtiyaçları karşılanmadığı takdirde, insanlar kendisini tehdit altında hisseder ve diğer ihtiyaçlarını karşılamak için odaklanamaz. İlk iki basamaktaki ihtiyaçlar karşılandıktan sonra sıra sosyal ihtiyaçlara gelir. Sosyal ihtiyaçlar arasında sevme, ait olma ve kabul görme gibi ihtiyaçlar yer alır. Bu ihtiyaçların karşılanması aile bağlarına, arkadaşlık ilişkilerine ve toplumsal bağlara bağlıdır. Sosyal ihtiyaçlar karşılanmadığı takdirde insanlar kendisini yalnız hisseder, depresyona girebilir. Dördüncü basamakta saygınlık ihtiyacı vardır. Saygınlık ihtiyaçları arasında başarma, tanınma ve statü sahibi olma gibi ihtiyaçlar yer alır. Bu ihtiyaçların karşılanması için kişinin yaptığı işin diğer insanlar tarafından beğenilmesi, takdir edilmesi ve kişiye itibar kazandırması gerekir. Saygınlık ihtiyacı karşılanmadığı takdirde insanlar kendisini başarısız hisseder ve kendisine olan güveni azalır veya kaybolur. Beşinci ve son basamakta kendini gerçekleştirme ihtiyacı vardır. Kendini gerçekleştirme ihtiyaçları arasında kişinin yaratıcılığını kullanabilmesi, sahip olduğu potansiyelini ortaya çıkarabilmesi gibi ihtiyaçlar yer alır. Bu ihtiyaçların karşılanması insanların yaratıcılık gerektiren işlerle uğraşmasına, kişisel gelişim ve ilerleme olanaklarına sahip olmasına bağlıdır. Bu düzeyde insanlar özgürlük ve anlam arayışına yönelir. Kendini gerçekleştirme imkânı karşılanmadığı takdirde insanların kendisini tam anlamıyla ifade etmesi ve mutlu olması mümkün değildir.
Sayın Gazi Kutlu 10 Haber’de yazdı: Bu yılın Haziran ayında 10,1 milyar lira, Temmuz ayında 15,2 milyar lira kredi kullanan çiftçimiz Ağustos ayında 31,2 milyar lira kredi kullandı. Çiftçimiz 2022 yılının Ağustos ayında 11,2 milyar, 2023 yılının Ağustos ayında 11,8 milyar lira kredi kullanmıştı. Bu yılın Ağustos ayı itibari ile çiftçimizin bankalara ve kredi kuruluşlarına borcu geçen yıla oranla yüzde 50 artarak 738 milyar liraya ulaştı. Çiftçi başına düşen borç tutarı 314 bin lira. Borcunu ödeyemeyen çiftçilerimizin sayısı da her geçen gün artıyor. 2024 yılının ilk sekiz ayında takibe düşen borç tutarı 2,9 milyar lira.
Bu durumda çiftçimizin hangi ihtiyaçlarının karşılandığını söyleyebiliriz? İhtiyaçlar hiyerarşisindeki ilk üç basamakta yer alan ihtiyaçlarının karşılandığını varsayalım. Bir şekilde karnını doyuruyor, başını sokacağı bir evi var, ailesi ve arkadaşları tarafından seviliyor, mahallesinin saygın bir üyesi… Peki, çiftçimize saygı duyuluyor mu? Çiftçimiz kendisini toplumda saygın ve değerli bir birey olarak hissediyor mu? Dile getirdiği sorunları yetkililer tarafından dinleniyor mu? Yetkililer bu sorunlara çözüm üretiyor mu? Borç altında ezilen, borcunu ödeyemeyen veya ödemekte zorlanan bir insan, ihtiyaçlar hiyerarşisinin saygınlık basamağında olabilir mi? Çiftçimize hak ettiği itibar iade edilmediği sürece ülke olarak geleceğimizden emin olamayız. Tabii ki saygınlık ihtiyacının karşılanması öncelikle ihtiyaçlar hiyerarşisinin ilk üç basamağındaki ihtiyaçların karşılamasını gerektirir…