
“Çiğ Süt Alım Fiyatı Değil Taban Fiyatı Olmalıdır”
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında çiğ süt fiyatlarına ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Gürer, Ulusal Süt Konseyi (USK) tarafından 17,15 TL olarak belirlenen çiğ süt tavsiye fiyatının küçük üreticiyi doğrudan yansımadığına vurgu yaparak, sektörün sorunlarına dair değerlendirmelerde bulundu.
“Taban Fiyatı Uygulanmıyor”
Ömer Fethi Gürer, çiğ süt fiyatlarına dair yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Ulusal Süt Konseyi dün 17,15 TL’ye çiğ süt fiyatını tavsiye fiyatı olarak duyurdu. Ancak taban fiyatı uygulanmadığı için bu, üreticiden alınan fiyat değil. Daha önce 14,65 TL olarak açıklanan fiyat, küçük üreticilere ulaşmadı. Aracılar sütü 11-12 TL bandında topladı. Yine benzer bir durum yaşanacak.”
Küçük aile tipi işletmelerin ürünlerini hızlıca satmak zorunda olduklarına dikkat çeken Gürer, bu durumun üreticiyi düşük fiyatlara mahkûm ettiğini belirterek, “1 ve 20 hayvanı olanlar, sütü sağdıktan hemen sonra satmak zorunda kalıyor. Kendilerine dayatılan fiyattan ürünlerini vermek durumunda kalıyorlar” dedi.“Küçük Üretici Kaybediyor”
Ömer Fethi Gürer, belirlenen fiyat artışının kime fayda sağlayacağı konusunda şu tespitlerde bulunarak, “Bu fiyat artışı sanayiciye yarayacak, çünkü ürettiği ürünlerin fiyatında hemen artış yapacak. Marketlere yarayacak, çünkü market fiyatları hemen yükselecek. Yem fiyatları zamlanacak, bu da yemcilere yarayacak. Ayrıca, 100 hayvanın üzerinde varlığı olan büyük işletmelere fayda sağlayacak. Ancak küçük aile tipi işletmeler bu artıştan kısa sürede fayda sağlayamayacak” diye konuştu.
Gürer, fiyatların küçük işletmelere yansımasının en az 2-3 ay süreceğini belirterek, “Vatandaş rafa gittiğinde çiğ süt fiyatındaki artışı hemen hissedecek. Peynir, tereyağı gibi ürünlerin fiyatı hızla yükselecek, ancak küçük üretici bu süreçten yararlanamayacak. Başta yem olmak üzere artacak girdi maliyeti ile tavsiye fiyatına ürün verdiği günde oluşan giderlerle yine kazanamayacak” dedi.
“Küçük Üreticiler Desteklenmeli”
Tarımda taban fiyat uygulamasının kalkmasının büyük sorunlara yol açtığını ifade eden Gürer, “Serbest piyasa ekonomisinde fiyatı bölgedeki sanayici belirliyor. Küçük işletmeler yem fiyatların yapılan zamlar altında süt satmak zorunda kalıyor. Bu durum, süt ineklerinin kesime gitmesine neden oluyor ve işletmelerin kapanmasına yol açıyor” şeklinde konuştu.
Gürer, alınması gereken önlemler konusunda şunları söyledi: “Küçük aile tipi işletmeler, bu tavsiye fiyatının altında ürün satmamalı. Ahır giderleri, yem fiyatları artıyor. İthal yem fiyatlarındaki yükseliş, bu işletmelerin sürdürülebilirliğini ortadan kaldırıyor. Acilen bu işletmelere yönelik düzenlemeler yapılmalı.”
Türkiye’de raftaki tüketiciye ulaşan süt ve süt ürünleri fiyatlarının yüksek olduğuna işaret eden Gürer, “Sanayici ve aracılar kârlarından taviz vermiyor. Ancak süt üreticisi baskı altında, alım fiyatına dahi ürün satamıyor. Sanayici aracı ne fiyat verirse o fiyata ürün veriyor ve yok olma tehdidiyle karşı karşıya” ifadelerini kullandı.“Çiftçiye Yönelik Destekler Artırılmalı”
Ömer Fethi Gürer, gübre ve yem fiyatlarının çiftçilere en az %50 oranında sübvanse edilmesi gerektiğini belirterek, “Üreticinin yükünü hafifletmek için alım garantili üretim modeli devreye alınmalı. Taban fiyat uygulamasına yeniden geçilmeli ve çiftçilere yönelik destekler artırılmalı. Aksi halde üretici üretimden çekilir, bu da gıda güvenliğimizi tehlikeye atar” dedi.