HaberlerHayvancılıkSiyaset

“Yem Fiyatındaki Artış Durmadan, Et ve Sütte Sorun Bitmez”

Ulusal Süt Konseyi’nin (USK) Kasım ayı çiğ süt üretim maliyetlerini açıklaması, süt üreticilerinin yaşadığı sorunları gözler önüne serdi. CHP Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, USK’nın verilerine göre, Kasım ayında çiğ süt üretim maliyeti litre başına 77 kuruş artışın da dikkat çekici olduğunu söyledi.

Ömer Fethi Gürer, süt üreticilerinin gelir gider dengesi bozulması ile zor koşullar altında üretim yaptığını vurgulayarak, hayvancılığın en önemli gideri olan yem için yükselen fiyatlara önlem alınmasını istedi. Gürer, süt inekçiliği yapan küçük aile tipi işletmelerin karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekti. Gürer, bu işletmelerin yeterli düzeyde kooperatifleşemediğini ve pazarlama olanaklarının sınırlı olduğunu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Küçük aile tipi işletmeler, hayvan varlıklarının sınırlı olması nedeniyle, sağım sonrası sütlerini hemen satmak zorunda kalıyor. Çiğ süt toplayıcıları, bu sürecin ilk aracısı olarak devreye giriyor. Sanayici adına süt alırken, nakliye ve diğer giderler nedeniyle sütü tavsiye fiyatının altında bir bedelle toplama merkezine taşıyorlar. Buradan fabrikalara ulaştırılan sütlerde içerik kalitesi de fiyatı etkileyen bir unsur oluyor.

Hayvan varlığı 50’nin üzerinde olan tesisler en azından kendilerini koruyabilirken, küçük aile tipi işletmeler tavsiye edilen fiyat üzerinden bile ürünlerini satmakta zorlanıyor. Büyük işletmeler yıllık yem ihtiyaçlarını önceden alabiliyor. Ancak küçük işletmeler genellikle aylık yem temin ettiği için yem fiyatlarındaki artıştan daha fazla etkileniyorlar. Bu durum maliyetlerin artmasına, gelirlerin ise azalmasına yol açıyor. Sorunlar giderek büyüyor.”“Üretici Borçla Ayakta Duruyor”

Küçük aile tipi süt üreticilerinin artan maliyetlerle baş edemediğini belirten Gürer, “Yem, elektrik, mazot, ahır giderleri, veteriner masrafları, işçilik  gibi giderlerin sürekli artışı besiciyi borçlandırıyor. USK tavsiye süt alım fiyatı olan 17,15 TL, 1 Ocak’ta geçerli olacak. Süt inekçiliği yapanın cebine yeni fiyat girmeden rafta süt ürünlerinin fiyatı artıyor. Hayvancılık yapmak giderek zorlaşırken rafta artan süt ve sütten mamul ürünler süt inekçiliği yapanın gelirine yansımıyor. Üreten değil, işleyene faydası daha çok oluyor. Üreticiler bakım giderlerinde zorlanırken tüketicide rafta fiyat artışından istediği ürünü alamıyor” diye konuştu.

Gürer, “Tarım kesiminin borcu Eylül ayında 757 miyar TL iken ekim ayında 27 milyar TL artarak 784 milyar TL’ye yükseldiğine dikkat çekti.

Gürer, “Nerdeyse borçsuz besici, üretici ve çiftçi kalmadı” dedi.

Sektör Sorunlarla Karşı Karşıya

Ömer Fethi Gürer, süt üretimindeki en önemli sorunun yem fiyatı artış olduğuna işaret ederek, “Büyükbaş hayvan günde ortalama 10 kg yem tüketiyor. Hayvancılık giderinin % 70’i yemden oluşuyor. Yemin %50’si sübvanse edilmelidir. Böylece maliyet düşürülmeli ve rafa erişen ürün için makul kar üzeri fiyat artışının önü de kesilerek besici de tüketici de korunmalıdır” diye konuştu.

Gürer, ayrıca, çiğ süt fiyatlarının gerçek maliyetler dikkate alınarak düzenli izlenmesi, yem fiyatlarında destekleme yapılmasının sürecin sürdürülebilir olması için önemli olduğunu vurguladı.

Tarım Politikaları Değişikliği

Ömer Fethi Gürer, ülkenin tarım politikalarının kapsamlı bir biçimde ele alınıp bu doğrultuda yönlendirilmesi gerektiğini belirterek küçük aile tipi süt üreticilerinin yalnız bırakılmaması ve kooperatifleşmenin gerekliliğine de işaret etti.

Gürer, süt üreticilerinin yaşadığı sıkıntıların iktidarın yanlış politikalarının bir sonucu olduğunu dile getirdi. Gürer, eğer üreticinin yanında durulmazsa, önümüzdeki dönemde hayvancılıkta sorunlar katlar uyarısında bulundu.

İlgili başlıklar

Yorum yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir