GıdaHaberler

Şekerde “Olağanüstü Hal” İlan Edilmeli

“Şekerde ‘Olağanüstü Hal’ İlan Edilmeli”

Türkiye Gıda ve Şeker Sanayi İşçileri Sendikası(Şeker-İş) Genel Başkanı İsa Gök,  Şeker-İş’in 60. kuruluş yılına ilişkin bir basın açıklaması yaparak, “ Açıkçası Türkiye, her zaman ifade ettiğimiz üzere başta gıda ürünleri olmak üzere stratejik bir ürün olan şeker pancarı ve şeker sektöründe ‘olağanüstü hal’ ilan etmelidir.

Bugün dünya pancar şekeri üretiminde yüzde 6,6’lık pay ile pancardan şeker üreten ülkeler arasında önemli bir konuma sahip olan Türkiye’nin şeker sektöründe dünyaya üstünlüğünü kabul ettirebilmesi için öncelikle sektördeki yapısal sorunları çözmesi, girdi fiyatlarındaki yüksek artışlar gözetilerek prim ve destekleri artırması ve üreticilerini koruma altına alması gerekmektedir. Aksi takdirde ülkemiz bu gidişle şekerde üstünlüğünü kaybetmeye adaydır” dedi.

Türkiye Gıda ve Şeker Sanayi İşçileri Sendikası(Şeker-İş) Genel Başkanı İsa Gök,  Şeker-İş’in 60. kuruluş yılına ilişkin bir basın açıklaması yaptı.

İsa Gök yaptığı açıklamada şu görüşleri dile getirdi:

“Bugün geldiğimiz noktada özelleştirmeler sonrası şeker üretim ve tüketiminden tutun da, şeker fiyatlarının, şekere yönelik yan ürünlerin ve şekere alternatif olarak sunulan nişasta bazlı şekerlerin hatta ülkemizde üretimi olmamasına rağmen her geçen yıl yoğun bir şekilde ithal edilen Yüksek Yoğunluklu Tatlandırıcıların yer aldığı ve çok sayıda etkenin birbirleriyle sürekli etkileşim içerisinde olduğu, neo-liberal şeker piyasasının tam anlamıyla dünya genelinde etkin olduğu bir dönemi yaşıyoruz.

Şeker sanayiinin hammaddesi olarak Türkiye ekonomisi içerisinde belirgin bir ağırlığa sahip olan şeker pancarı, işçisinden üreticisine ve yan sektörlerle tüm tüketici kesimleri de ilgilendiren stratejik ve politik bir ürün olmasının yanı sıra Türkiye’de tarım ve sanayi arasındaki etkileşimin sürdürülebilirliğini devam ettirebilmesi açısından da oldukça önem taşımaktadır.

Açıkçası Türkiye, her zaman ifade ettiğimiz üzere başta gıda ürünleri olmak üzere stratejik bir ürün olan şeker pancarı ve şeker sektöründe ‘OLAĞANÜSTÜ HAL’ ilan etmelidir.

Bu nasıl gerçekleşecektir? Şeker sektörünün yapısal derin sorunlarına bugün girmek istemiyorum.  Ancak, özellikle özelleştirilen şeker fabrikalarının birçoğunda halen daha üretim bazlı sıkıntıların bulunduğunu da hatırlatmak istiyorum.

Bugün dünya pancar şekeri üretiminde yüzde 6,6’lık pay ile pancardan şeker üreten ülkeler arasında önemli bir konuma sahip olan Türkiye’nin şeker sektöründe dünyaya üstünlüğünü kabul ettirebilmesi için öncelikle sektördeki yapısal sorunları çözmesi, girdi fiyatlarındaki yüksek artışlar gözetilerek prim ve destekleri artırması ve üreticilerini koruma altına alması gerekmektedir. Aksi takdirde ülkemiz bu gidişle şekerde üstünlüğünü kaybetmeye adaydır.

Gelelim yapay tatlandırıcılar, başka bir ifade ile kısa adı YYT olan Yüksek Yoğunluklu Tatlandırıcılara…

Rakamsal olarak ifade edecek olursak, 2022 Ocak-Kasım ayı döneminde pancar şekeri üretiminin neredeyse üçte biri oranında 723 bin 535 ton beyaz şeker eşdeğeri olarak Yüksek Yoğunluklu tatlandırıcı ithal edilmesi arz talep dengesi açısından bir garabet ve vahamet örneğidir.

Şeker pancarının geleceğini kurtarmak istiyorsak, öncelikle şeker pancarı üretimini daha sağlıklı hale getirebilmek için denetleyici ve düzenleyici kurulun yeniden hayata geçirilerek, YYT ithalatının bir an önce durdurulması şeker pancarının geleceği için büyük önem arz etmektedir.

Bu sentetik tatlandırıcıların ülkemizde üretimi de istihdamı da olmamasına rağmen  ithal edilmek suretiyle başta gıdalarda olmak üzere metal sanayi, ilaç sanayi, ağız ve dış sağlığı ürünleri gibi alanlarda kullanılmaktadır. Şekere oranla binlerce kat tatlılığa sahip olan YYT’ler, yüksek tatlılıkları sebebiyle şekere oranla çok daha az miktarlarda kullanılıp şekerle aynı tatlılığı verdiğinden bazı gıda işletmelerine daha cazip gelmektedir. Örneğin, 1 kilogram YYT 8 ton şekere eş değerken, işin sağlık boyutunun dikkate alınmaması manidardır.

İşin en önemli bir başka boyutu ise sağlıktır.

Bugün dünyada yapay tatlandırıcılar içeren birçok gıda ürünü ve içecek ülkemizde de milyonlarca insan tarafından bilinçsiz bir şekilde tüketilirken, bu katkı maddelerinin güvenliği her zaman tartışma konusu olmuş ve olmaya devam etmektedir.

Ülkemizde de mısır şurubu ve yüksek yoğunluklu tatlandırıcı kullanılan ürünlerin, ‘yüzde 100 pancar şekerinden üretilmiştir’ kandırmacasıyla satılması tam bir gıda terörüdür.

Acilen gereken denetim tedbirlerinin alınarak market raflarında sergilenen ürün paketlerinin üzerine tıpkı sigara paketlerinde olduğu gibi Türk Gıda Kodeksi Gıda Etiketleme ve Tüketicileri Bilgilendirme Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda yapılacak yeni düzenlemelerle paketlere ‘sağlığa zararlı etken maddeler içerir’ şeklinde ibarelerin okunur puntolarla yazılması gerekmektedir.”

İlgili başlıklar

Yorum yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir