Sorma Zamanı
Demokratik toplumlarda insanlar sorunların çözümünü eğer tek başlarına yapamıyorlarsa, “devlet çözsün” diyerek şikayet etmezler. Sahip oldukları emek, sermaye, bilgi gibi güçlerini bir araya getirerek kendi sorunlarını kendileri çözmeye çalışırlar. Hatta öyle geniş kapsamlı örgütler kurarlar ki devleti bile bu konuda güçlü biçimde etkilemeye başlarlar. Tarım bu konuda en iyi örneklerden biridir. Özellikle de AB üyesi gibi gelişmiş ülkelerde örgütlerin sektördeki yerleri ve belirleyicilikleri çok önemlidir. Bu önem demokrasinin ağırlığının en çok hissedildiği seçim dönemlerinde daha da çok artar.
Ülkemizin seçim sathı mahalline girdiği bu günlerde tarım sektöründeki örgütleri için her zamankinden daha fazla etkin olma fırsatının oluştuğunu söyleyebiliriz. Mensubu olduğumuz örgütümüzde demokratik kurallar çerçevesinde bu gidişata destek ya da engel olacak seçim propagandası gibi çeşitli faaliyetlerde bulunabiliriz. Ama öncelikle kendimize aşağıdaki basit soruları sorarak, sektörümüzdeki gidişatı görebiliriz. Tarım sektöründe, üretim, işleme, pazarlama, gıda ve tüketim gibi birçok alanda geçmişten günümüze gelişmelere bakabiliriz. “Olumlu ve olumsuz ne olmuş”, “halen neler oluyor”, “böyle giderse bizi neler bekliyor” gibi basit değerlendirmelerde bulunabiliriz.
Bu seçimlerde her neye inanırsak inanalım, hangi partiyi desteklersek destekleyelim şu soruları sormamız lazım;
Herkes, önce elini cebine atıp baksın; eldeki ihtiyaca yetiyor mu diye,
sonra başını iki elinin arasına alıp, düşünsün; niçin böyle oldu diye
ama mutlaka elini vicdanına koyup, sorsun; bunlar hak mı diye…
Bu yüzden önce sorgulamalı, sonra da yargılamalıyız,
Varlık içinde yokluk çekmeye mahkum muyuz diye…
Bu soruları, kendinize sorun, yenilerini ekleyin, çevrenizdekilerle paylaşın. Çünkü şimdi sorma zamanı…