HaberlerTarım

“Deprem Acımızı Unutmadık, Unutmayacağız, Unutturmayacağız”

6 Şubat 2023 günü yaşadığımız Kahramanmaraş merkezli depremler ile 20 Şubat 2023 günü yaşadığımız Hatay depremi ve artçıları, 11 ilimizi içine alan geniş bir coğrafyada büyük bir yıkıma yol açmış,  14 milyondan fazla insanımızın doğrudan etkilendiği depremlerin birinci yıl dönümünde TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) yazılı bir basın açıklaması yaptı. Yönetim Kurulu adına Başkan Baki Remzi Suiçmez imzasıyla kamuoyuyla paylaşılan açıklamada şu görüşler ifade edildi:“Kahramanmaraş depremlerinde o anki iklim koşulları, ulaşımdaki ve iletişimdeki aksamalar ve bütüncül kamusal organizasyon yetersizliği nedeniyle arama kurtarma ve ilk yardım ekiplerinin deprem bölgesine ulaşmasında geç kalınan bir ortamda, öncelik kentlere verilirken, ilk haftalarda kırsal alana uzun süre erişilememiştir. Depremin yaraları alınan bazı kamusal önlemlere karşın gerek kentsel gerekse kırsal alanlarda maalesef bugün de sarılamamıştır.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası olarak, üst örgütümüz TMMOB ile birlikte depremin ilk saatlerinden beri ülke düzeyinde gerekli çalışmaları yürütmeye çalıştık, ‘Dayanışma Yaşatır.’ dedik. Basın açıklamalarımız, yazılı ve görsel medyadaki görüşlerimiz ve tarihe not düşen TMMOB Deprem Raporu ile kamuoyunu doğru bilgilendirmeye çalıştık, somut çözüm önerilerimizi kısa, orta ve uzun vadeli olarak sıraladık.

Deprem, insanlığın geleceğine ilişkin çok ciddi bir uyarıdır. Tarım toprakları ile depremlerin verdikleri zararlar arasında doğrusal bir ilişki vardır. Tarım yapılan topraklar, özellikle alüvyal ovalar, yumuşak zemine sahip oldukları için inşaata uygun olmayıp yapılaşmaya açılmamalıdır, dedik, demeye devam ediyoruz. Kahramanmaraş depremleri tarım alanlarının rant ve çıkar uğruna betonlaşmasının ağır faturasının ciddi can ve mal kayıpları olduğunu bir kez daha gösterdi. Bilimi dışlayarak yine rant uğruna yeni mekan alanlarının tarımsal üretim alanlarına, zeytinliklere, meralara, dikili tarım arazilerine kurulmasına karşı uyarı görevimizi yaptık, Cumhurbaşkanı Kararını yargıya taşıdık. Yeniden yerleşim dışında enkaz ve atık yönetiminde de çok ciddi doğal alan kirletme ve insani sağlık sorunları sürmektedir.

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın ‘2023 Kahramanmaraş ve Hatay Depremleri Raporu’nda depremin ilk etapta tarım sektörüne maliyeti 24,2 milyar TL olarak belirlendi. Dünya Bankası raporunda bu maliyet çok daha fazla olarak açıklandı. Şu ana kadar kırsal konutlardaki yıkım durumu, bitkisel ve hayvansal üretim kayıpları, tarım alet ve makinaları kayıpları, hayvan barınaklarındaki hasar ve dağıtılacak hayvan sayıları, sulama tesislerindeki hasarlar, azalan istihdam ve işgücü eksiği konularında güncel resmi veriler açıklanmamaktadır. Son olarak Tarım ve Orman Bakanı bir yıl sonunda deprem illerinde tarıma 14 milyar TL toplam destek verildiğini  gündeme getirmiştir. Deprem sonrasında bazı önlemler alan tarımsal kamu yönetimini tüm hasarların giderilmesi ve bölgede üretimi kolaylaştıracak ve üreticiyi yerinde tutacak yardım ve destekler konusunda gecikmeden görevini yapmaya, kamuoyunu sürekli bilgilendirmeye davet ediyoruz.

Deprem öldürmez, yanlı ve yanlış politikalar öldürür. Deprem öldürmez, ihmal öldürür. Deprem öldürmez insan öldürür.

Depremin somut sorumlularının günümüzde yargı önünde hesap vermesi, sorumluların tarihsel süreçte de insanlık vicdanında yargılanması gerekir.

6 Şubat 2023. Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası olarak, dayanışma ile bilim ve tekniğin izinde üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeye devam edeceğiz.

İmar affını, arazi rantını ve beton ekonomisini değil; bilimi, aklı, planlamayı, kamu yararını, toplum çıkarını ve kamusal denetimi dışlamayan ciddi ve liyakatlı bir yönetim anlayışını savunmaya, tarımsal üretim alanlarımızı korumaya yönelik hukuki ve toplumsal mücadelemize devam edeceğiz.

Ülkemizde yıllardır uygulanan yanlı ve yanlış tarım politikaları, derinleşen ekonomik kriz, girdi ve ürünlerde dışa bağımlılık, yaşanan iklim olaylarının tarımsal üretime olumsuz etkileri nedenleriyle yaşanan gıda krizi ve yüksek gıda enflasyonuna depremin etkilerinin daha fazla eklenmemesi için, somut kamucu tarım, gıda ve kırsal kalkınma politikaları gündeme getirilmeli demeye devam edeceğiz.

Bu süreçte bölgede, İstanbul ve çevresinde, deprem riski yüksek diğer illerimizde beklenen depremlere gecikmeden hazırlıklı olmalıyız.

Bir daha deprem acısı yaşamamak umut ve dileğiyle. Çaresiz değiliz. Çare biziz. Gün, dayanışma günüdür. Hep birlikte dayanışma ile yaşadığımız ağır acıları aşmak umuduyla…”

İlgili başlıklar

Yorum yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir